top of page
  • Yazarın fotoğrafıHasan Mert Bozdoğan

NORMALLEŞME SONRASINDA AIKIDO

Tüm dünya gibi bizler de yavaş yavaş normalleşiyoruz, normalleştirilmeye çalışıyoruz. Yakın gelecek bu kadar belirsizken, normale dönmek ne kadar normal ve doğru bilemiyorum. Ancak bu evde kalma, izole olma ve sosyal mesafe sürecinin pek çoğumuzun dirayetini artık iyiden iyiye kırdığı inkar edilemez bir gerçek. Özellikle havaların ısınıp güzelleşmeye başlamasıyla birlikte kendimizi ve özellikle de çocuklarımızı evde tutmak ta iyice zorlaşıyor. Ancak tedbirli olmak gerek, malum rakamlar olumlu olsa da tehlike halen sokaklarda geziyor. Gardımız düştüğünde, darbe almamız kaçınılmaz olabilir.


Direncimizin kırılmaya başlaması da son derece normal. Keza evden çalışma lüksü olanlar ya da işyerlerini kapatarak eve çekilmek zorunda kalanlar ve okulları kapatılanlar olarak, 13 Mart tarihinden beri evlerimizdeyiz. Maddi kaygılarımız her geçen gün artmakta, dört duvarın baskısı çoğalmakta, güzel havalar kanımıza girmeye çalışmakta ve biz artık yavaş yavaş normale döndürülmeye başlanan hayatın cazip teklifleriyle karşı karşıya kalmaktayız.


Peki nasıl olacak? Bu sorunun cevabını bilmeyi ve açıklayabilmeyi çok isterdim doğrusu. Ancak ne yazık ki herşey belirsiz. Sanırım şunu söylemek yanlış olmayacaktır, yakın gelecekte hiç bir şey eskisi gibi olmayacak. Berbere, kuaföre gitmeye cesaret bile etsek orada eskisi gibi rahat olamayacağız bence. Spor salonlarımız açılsa da pek çoğumuz bir süre daha evlerimizin salonlarını tercih etmeye devam edeceğiz. Eşimiz ya da ailemizle birlikte bir sabah kahvaltısına ya da yemeğe restoranlara gitmeye belki de uzunca bir süre daha cesaret edemeyeceğiz. Masalar arası mesafeler, koşu bantlarının arasına yapılacak paravanlar, takılan maskeler, ellerimizdeki eldivenler, yapılan dezenfeksiyonlar bizi ne kadar koruyabilecek; kaçımız bu riskleri göze alacağız ya da alabileceğiz? Uçak yolculuğuna ne zaman cesaret edebileceğiz örneğin ya da havalimanlarına gitmemiz ne kadar güvenli olacak? Açılan dans okullarına, yoga salonlarına, Aikido Dojo’larına cesaret edip gidebilecek miyiz? Ya da çocuklarımızı gönderecek miyiz? Acaba yaz geliyorken sahillere, plajlara, havuz kenarlarına gidebilecek miyiz? Eminim ki bunlara her birimizin kendimizce vereceğimiz cevaplar mevcut.


Ben bu yazıda bir Aikido eğitmeni olarak, Aikido’nun yakın geleceği için düşüncelerimi paylaşmak istiyorum. Normalleşme sonrasında Aikido nasıl olacak? Derslerde ne gibi teknikler çalışılacak?


Pek çok eğitmen, öğretmen, öğrenci, işletmeci, veli arasında yaygın bir düşünce hakim. O da süreç sonrasında ve normalleşmenin ardından; Aikido, Karate, Judo, Jui-jutsu, Wing Tsun, Muay Tai, Kick Boks, Boks, Yoga, Pilates, dans gibi partnerli ve ağırlı olarak temasa dayalı branşlara olan ilginin azalacağı düşüncesi. Bu düşünceye kısa-orta vadede katılmakla birlikte, orta-uzun vadede katılmıyorum.


Normalleşmeyle birlikte kaygılarımız olacak elbette. Hatta bunlar uzun sayılabilecek bir süre boyunca da devam edecek. Çekince ve endişelerimiz Corona Virüs öncesindeki rütinlerimizin pek çoğunu uzunca bir süre yapmamıza engel olacak şüphesiz ki. Ancak zaman içerisinde, işler gerçekten normale dönmeye başladığında bizler de eski alışkanlıklarımıza, hobilerimize, spor ve sanat faaliyetlerimize geri dönmeye başlayacağız. Tabii ki tüm bunlara sağlıkla dönebilmemiz için, belli bir süre daha sabırlı olmaya ve normalleşmeye acele etmemeye dikkat etmeliyiz.


Ancak gerçek normalleşme sonrasında bile pek çok şey eskisi gibi olmayacak ve kalmayacak. Bizler değişmek, değişime ayak uydurmak zorundayız. Kendimizi ve sanatlarımızı geliştirmek, yeni normale ayak uydurabilir hale getirmek zorundayız. Tüm dünya ile birlikte içinden geçtiğimiz bu Corona Virüs süreci aslında bir yandan da kendimizi geliştirebilmemiz için bir avantaj süreci. Bu süreç bize birşeyler öğretti ve öğretmeye devam ediyor. Bizi geliştirdi ve geliştirmeye devam ediyor. Online eğitimler, görüntülü toplantılar, video eğitimleri, telekonferanslar ve daha niceleri bu izolasyon süreiyle birlikte hayatımıza aktif olarak girdi.


Aikido’yu yıllardır Dojo’larımızda (Aikido eğitimlerinin yapıldığı salona verilen isim, yol’un öğretildiği yer.) ya da güzel havalarda parklarda, deniz kenarlarında, Aikido kamplarında çalışmakta olan bizler; evlerimizin salonlarını ya da belli bölümlerini ufak ufak Dojo’lara çevirerek uzaktan ve temassız eğitimler vermeye, dersler yapmaya, arkadaşlarımızla online antrenmanlar yapmaya başladık. Süreçle öyle ya da böyle uyumlandık, uyumlanmaya çalıştık. Belki hiç çekmediğimiz kadar eğitim videoları çektik bu süreçte, bol bol yazmaya vakit bulduk. Kendimizi geliştirmek içim fırsatlar yarattık. Kendi motivasyonumuzu koruyabilmek adına, öğrencilerimizi motive edebilmek adına ve Aikido’yu devam ettirebilmek adına pek çok yeniliğe imza attık pek çoğumuz.


Bence bu süreçte değişime ayak uydurabilenler, gelişenler, değişenler, Aikido’yu geliştirmeye bu süreç sonrasında da devam edebilecekler.


Aikido; dışarıdan algılandığı ve gözlemlendiği üzere sadece partnerli çalışılan tekniklerden oluşan bir sanat değildir. Aikido bünyesinde yer alan Bukiwaza yani silah teknikleri ve çalışmaları ile, çalışıcılarına geniş bir tekniksel yelpaze sunmaktadır. Aikido’nun Bukiwaza yani silah çalışmalarında kullanılan temel silahlar; bokken (tahta kılıç), jo (tahta sopa) ve tanto (tahta bıçak) dur. Bu silahların kullanılmasında; kumitachi (karşılıklı/partnerli silah çalışmaları) tekniklerinin yanı sıra tekli olarak hazırlanmış suburi (kesiş) formları ve kata’lar (önceden tasarlanmış hareket serileri) da sıklıkla kullanılmaktadır.


Evde yapılabilecek Aikido çalışmalarına tavsiyelerim için, Aikido Bozdoğan Blog’ta yer alan “Evde Neden ve Nasıl Aikido Çalışmalıyız” isimli makaleme göz atabilirsiniz. https://www.aikidobozdogan.com/post/evde-nasil-ve-neden-aikido-calismaliyiz


Evde kalma süreçlerimizde biz Aikidoka’lar ve Aikido eğitmenleri; gerek şahsi antrenmanlarımızda ve gerekse de yapmakta olduğumuz online grup ya da özel derslerimizde Bukiwaza tekniklerini yoğun bir şekilde ön plana çıkartmartabiliriz. Normalleşme sürecinin gerçekleşmesinin ve Dojo’larımızın açılmasının ardından da, antrenman ve çalışmalarımızda gerek temastan bağımsız olması ve gerekse de sosyal mesafenin korunabilmesine uygunluğu sebebiyle Bukiwaza, Aikido’nun Corona Virüs sonrasındaki yeni sürecinde çok önemli bir noktada olacaktır.


Bukiwaza’nın yanı sıra Aikido’da büyük önem taşıyan temel adımlama ve dönüş teknikleri; hakobi-ashi ve tai-sabaki, irimi, tenkan, irimi-tenkan teknikleri de tekli Aikido antrenmanlarımızda ve sosyal mesafeye uygun yeni Dojo antrenmanlarımız döneminde sıklıkla kullanılabilecek ve uygulanabilecek olan tekniklerdir.


Bunun yanı sıra gerek izolasyon sürecimizde (tabii ki evde alanımız ve zeminimiz müsait ise) ve gerekse de Dojo’larımız açıldıktan sonra da sıklıkla çalışılması uygun olan bir başka teknik grubumuz da Ukemiwaza (düşüş teknikleri olarak açıklansa da, aslında uke’nin yani teknik üzerinde uygulanan kişinin tüm hareketlerini kapsamaktadır.) teknikleridir.


Ayrıca, tüm Aikido’kaların bildiği gibi; Aikido’da çalışılmakta olan tüm Tachiwaza (uke ve nage ayakta olduğunda çalışılan eşli tekniklerdir) , Suwariwaza (uke ve nage yerde otururken çalışılan eşli tekniklerdir) ve Hanmi Handachi waza (nage otururken, uke ayaktayken çalışılan eşli tekniklerdir) tekniklerinin tamamındaki nage/tori (tekniği uygulayan kişi) ve hem de uke (teknik üzerinde uygulanan kişi) görevleri tek başımıza çalışılabilmektedir.


Şüphesiz ki yukarıda sıraladığımız tüm Aikido çalışmaları, Aikido’muzun tekniksel olarak gelişmesine, el-ayak-göz koordinasyonumuzun, tüm vücut koordinasyonumuzun artmasına, dikkat ve odaklanma yetimizin gelişmesine, bedensel olarak gelişip kuvvetlenmemize olanak sağlayacaktır.


Peki normalleşme sonrasında Dojo’larımız yeniden açıldığında nasıl Dojo’larımız olacak?


Pek çok iş kolu, mekan ve işletme gibi bizler de değişimden etkileneceğiz. Özellikle fiziki aktiviteler, yoga salonları, dans merkezleri, Savaş Sanatları Dojo’ları ve spor salonları sosyal mesafenin darlığı sebebiyle değişim sürecinden çok yoğun olarak etkilenecekler diye düşünüyorum.


Kişisel hijyen ve Dojo hijyeni konularında eskiye göre Corona Virüs sonrasında olası değişim kullanılan malzemelerin değişmesi olacaktır diye düşünüyorum. Pek çok Savaş Sanatında olduğu gibi, Aikido’da da Dojo hijyeni ve kişisel hijyen son derece önemlidir. Öğrenciler derslere, yeni yıkanmış temiz kıyafetler ile gelmekle, el-ayak-vücut hijyenlerine dikkat etmekle, hasta hissederken derslere gelmemekle yükümlü ve sorumludurlar. Bunlar Dojo’larda dikkat edilen ve istisna yapılmayan kurallardır. Yine Dojo’nun genelinin ve özellikle tatami’lerin (minderlerin) temizliği de son derece önemlidir. Özellikle tatami’ler genellikle her ders öncesi ve sonrasında antibakteriyel kullanılarak temizlenmektedir. Öğrencilerin özellikle kış aylarında tatami’ye çıkmadan önce antibakteriyel el dezenfektanı kullanmaları sağlanmaktadır. Hasta hisseden, düzenli ve devamlı olarak öksüren ya da hapşuran öğrenciler antrenmandan kenara alınmaktadırlar. Dojo’larımızda normalde de uygulanmakta olan bu kuralların Corono Virüs sonrasında ki dönemde de daha hassat biçimde devam ettireleceği inancındayım. Bunların dışında soyunma odalarının kısa süreli ve teker teker kullanılması, Dojo’ya girişte her öğrencinin ateşinin ölçülmesi, derslerde maske kullanılması, soyunma odası ve diğer ortak alanların kullanılmaması, öğrencilerin evlerinde giyinerek gelip, üzerlerini değiştirmeden Dojo’dan ayrılmaları alınacak olan ilave önlemler olabilir.


Tahminim o ki, yakın ve orta gelecekte öğrenci sayılarımız azalacak. Bu azalma, gerek insanların kaygılarından ve endişelerinden dolayı olacak ve gerekse de metrekareye göre öğrenci kabulü yapmamızın gerekliliğinden ötürü olacak. Belki bu önlemler sebebiyle genel öğrenci sayımız azalırken, haftalık çalışma sürelerimiz ve ders saatlerimiz ise artacak.


Diyeceğim o ki, aktif derslerimiz yeniden başladığında bile Aikido antrenmanlarımız, derslerimiz ve eğitimlerimiz eskisi gibi olmayacak. Öyle ya da böyle online eğitimleri eğitim videoları gelecekteki Aikido derslerimizde ve Dojo’larımızda daha aktif olacak.


Değişim gerçekleşecek, yenilikler eklenecek, Aikido ve Savaş Sanatları yolculuklarına ve gelişimlerine devam edecekler. Gerek biz Aikido eğitmenleri ve gerekse de Aikidoka’lar inançla sanatlarımızı çalışmaya ve öğrenmeye ve öğretmeye devam edeceğiz. Yeni normale alışarak.



19 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page