top of page
  • Yazarın fotoğrafıHasan Mert Bozdoğan

KADER CESURLARA YARDIM EDER


Aikido Bozdoğan Blog’ta bu haftaki makalemin konusu “Kader Cesurlara Yardım Eder”.


Japon Atasözleri hakkındaki makalemi yazdıktan sonra, bu makalemde yer verdiğim bazı Japon atasözleri üzerine de makaleler yazmayı planlamıştım. Birkaç haftadır da bu şekilde makaleler kaleme alıyorum. Bu hafta ise yine sevdiğim bir Japon atasözünü, yine çok sevdiğim efsanevi bir Japon cesaret ve onur timsal hikayesi olan “47 Ronin” efsanesiyle birleştirmek istiyorum. Kader Cesurlara Yardım Eder, atasözüne denk geldiğim ilk andan itibaren aklıma ilk gelen 47 Ronin efsanesi olmuştur. Bu makalemde sizlere 47 Ronin’in hikayesinden biraz bahsetmek istiyorum. Öncelikle şunu söylemek istiyorum ki; 47 Ronin efsanesi, Japon Samuraylarının yaşam biçimini ifade eden Bushido’nun gerçek bir örneği ve ifadesidir. Bushido demişken,bundan çok kısa söz etmekte yarar görüyorum.

Bushido 武士道 ; kelime anlamı olarak “savaşçının yolu” demektir. Japonca iki kanjiden oluşmaktadır. Bushi; asker, savaşçı ve do; yol anlamlarındadır. Bushido kavramı ve onun erdemlerini içeren Bushido Kodu, genellikle efsanevi Japon savaşçıları olan Japon Samuraylarının 侍 yaşam tarzı ya da yaşam kodları olarak tanımlanmaktadır. Bushido; savaşçının yolu, samurayın yolu, samurayın yaşam tarzı, samurayın hayat kodu olarak tanımlanmaktadır.

Bushido 武士道

Bushido ile ilgili ayrıntılı makale okuması yapmak isterseniz, Aikido Bozdoğan Blog’taki; “Samurayın Yolu”, “Rei; Saygı ve Minnettarlık”, “Gi; Doğruluk ve Dürüstlük”, “Jin; İyilik ve Merhamet”, “Yu; Kahramanlık ve Cesaret”, “Chugi; Görev ve Sadakat”, “Makato; Samimiyet ve Dürüstlük”, “ Meiyo; Kendine Saygı ve Onur”, “ Jisei; Öz Denetim ve Kontrol” makalelerime göz atabilirsiniz.

47 Ronin efsanesine dönecek olursak;

47 Ronin efsanesi Japon toplumunda günümüzde bile halen güncelliğini ve popülerliğini koruyan bir cesaret ve onur efsanedir. Bu gerçek hikâye, Japon kültüründe insanların günlük yaşamlarında muhafaza etmeleri gereken; sadakat, fedakarlık, sabır ve onurun bir simgesi olarak anlatıla gelmektedir. 47 Ronin efsanesinin popülerliği, Japonya'nın hızla modernleştiği Meiji döneminde giderek yükselmiş ve bu dönem itibariyle 47 Ronin efsanesi, Japon ulusal kimliği içine iyice yerleşmiştir. Her yıl, 14 Aralık'ta Asano Naganori ve 47 Ronin’in gömüldüğü Tokyo’daki Sengaku-ji Tapınağı'nda düzenlenen 47 Ronin’i anma festivaline Japonya’nın çeşitli bölgelerinden ve dünyanın çeşitli ülkelerinden çok fazla ziyaretçi katılmaktadır.

Sengaku-ji Tapınağı 2019 gezimizden

1701 yılında, Ako Hanlığı Derebeyi Asano Naganori‘ye ve Tsuwano Hanlığı Derebeyi Kamei Korechika‘ya, Edo Kalesi’ni ziyaret edecek olan İmparatorluk elçileri adına ihtişamlı bir ziyafet vermeleri emredildi.


Dönemin Shogunu Tokugawa Tsunayoshi‘nin yüksek rütbeli adamlarından biri olan Kira Yoshihisa ise, Asano ve Kamei’ye Shogunluk’taki ziyafet teşrifatını öğretmek ve adabı muaşeret direktifleri vermekle yükümlüydü. Kaba ve mağrur bir karaktere sahip olan Kira, bu iki Derebeyine verdiği eğitim süresince onları sık sık aşağılıyor ve hakaretler ediyordu. Bu davranışları soğukkanlılıkla karşılayan ve ağırbaşlılığından taviz vermeyen Asano’nun aksine, Kamei’nin gururu oldukça kırılmıştı ve Kira’yı öldürmek üzerine planlar yapmaya başladı. Kamei’nin çalışan danışmanları bu planlardan çabucak haberdar oldular ve olası bir trajedinin önüne geçebilmek için Kira’ya yüklü bir rüşvet verdiler. Aldığı rüşvetle yüzü gülen açgözlü Kira, genç derebeyine daha iyi muamele etmeye başladı. Bu sayede kanı kaynayan Kamei sakinleşmiş oldu. Ancak Kira, kendisine kuruş vermemiş Asano’ya kötü davranmaya devam ediyordu. Bardağı taşıran son damla; bir gün Kira’nın, Asano’ya “görgüsüz taşra odunu” demesiyle oldu. Sabrını kaybeden Asano, Edo Kalesi’nin ana koridorunda Kira’ya bir hançerle saldırdı. Muhafızların hızlı müdahalesi sayesinde Asano, Kira’yı öldürememiş olsa da onu suratından yaralamayı başarmıştı.


Açılan yara ağır değildi, fakat Shogun’un mülkünde bir Shogunluk görevlisine saldırmak çok büyük bir suçtu. Edo Kalesi sınırları içerisinde sadece bir kılıcı kınından çıkarmak bile yasaklanmış iken, yüksek rütbeli bir Shogunluk görevlisine hançerle saldırmış Asano’ya, seppuku yaparak kendini öldürmesi emredildi. Asano, öldükten sonra da kalan mallarına ve topraklarına el konulacak, ailesi dağıtılacak ve adamları birer Ronin (lidersiz samuray) ilan edilecekti. Olayın haberini alan ve yapılacakları duyan Asano’nun başmüsteşarı ve samurayı Oishi Yoshio, Ako Hanlığı’nın yönetimini eline alarak Asano’nun ailesini güvenli bir yere gönderdi ve kaleyi Shogunluğa teslim etmeyi reddetti. Asano’nun üç yüzden fazla adamı içerisinden Oishi önderliğindeki 47 tanesi, sonuçlarının ağır olacağını bile bile ölmüş efendileri adına Kira’dan intikam almaya yemin ettiler. Lâkin Kira çok iyi korunmaktaydı ve onu savunmasız yakalamaları gerekiyordu. Kira’nın şüphesini çekmemek için, Ronin ler yollarını ayırıp tüccar ve rahip olarak yaşamaya başladılar. Ortalık sakinleşmişti ama Kira yine de korkuyordu, öyle ki Asano’nun eski adamlarının peşine casuslar bile takmıştı.

Oishi de Kyoto’ya taşınmıştı. İntikam planını unutarak kendini içkiye vurmuştu. Günlerden bir gün, Oishi sarhoş bir şekilde evine dönerken sokağın ortasında yere düştü ve yoldan geçenlerin alay etmelerine aldırmadan oracıkta sızdı kaldı. O sırada oradan geçmekte olan Satsumalı bir adam, bir Samurayın bu hâle düşmüş olmasını kendine yediremeyerek öfkelendi ve Oishi’ye hakaretler savurmaya başladı. Bir samurayın yüzüne dokunmak dahi büyük bir hakaret sayıldığı hâlde onun yüzünü tekmeledi, hatta tükürdü. Birkaç gün sonra, Oishi yirmi yıllık karısından boşandı ve kadını iki küçük çocuğuyla birlikte baba evine yolladı. Yeminini hatırlamıştı ve intikam alındığı zaman onların başına bir şey gelmesini istemiyordu. Büyük oğlu Oishi Chikara‘ya ise kalıp savaşma veya annesiyle gitme seçeneklerini sundu. Chikara babasına katılmayı seçti. O günden sonra Oishi’nin davranış ve alışkanlıklarında hiçbir değişiklik olmadı; her gece içiyor, avare şekilde dolanıyor ve toplum içerisinde uygunsuz davranışlar gösteriyordu. Fakat Oishi tüm bunları, peşindeki Kira’nın casuslarını kandırmak için artık kasıtlı olarak yapıyordu. Oishi’nin bu taktikleri işe yaramıştı da. Casuslar Kira’ya olan biteni anlattılar ve Kira, Asano’nun adamlarından kendisine bir zarar gelmeyeceğine ikna olarak casuslarını geri çekti.


Bu sırada Roninlerin çoğu tüccar ve işçi kisvesiyle Edo’da yaşıyordu. Geçen zaman içerisinde Kira’nın evini ve çevresini iyi ezberlemişlerdi. Hatta Okano Kinemon Kanehide adındaki bir Ronin, binanın planlarını ele geçirebilmek için evi yapan işçilerden birinin kızıyla evlenmişti. Edo dışındaki Roninler de elde ettikleri silahları gizlice Edo’ya taşıyor ve öğrendikleri her şeyi düzenli olarak Oishi’ye rapor ediyorlardı. İki yıl geçtikten sonra Oishi, Kira’nın artık tamamen savunmasız olduğuna ve Roninlerin hazır olduğuna kanaat getirdi. Kyoto’dan kaçarak Edo’da diğer Roninlerle bir araya geldi ve gizli buluşma mekanlarında toplanarak intikam yeminlerini tazelediler. Saldırı planını da akşam yemeğinde yaptılar. İki gruba ayrılıp saldıracaklardı. Davul ile haberleşip aynı anda hücum edecekler, Kira öldüğü zaman da düdük çalacaklardı. Oishi Roninlerden kadınları, çocukları ve hizmetkârları bağışlamalarını rica etti. Kira’yı öldürdükten sonra kafasını kesip efendileri Asano’nun mezarına sunacaklar ve teslim olup infazlarını bekleyeceklerdi.

47 Ronin'in mezarlarının bulunduğu Tokyo'da yer alan Sangaku-ji Tapınağına 2019 yılında düzenlediğimiz geziden bir kesit
Sengaku-ji Tapınağı 2019 gezimizden

Ağır kar yağışlı 30 Ocak 1703 sabahının erken saatlerinde Oishi, dört Ronin ile birlikte gizlice bahçeye girerek kapı bekçisini bağladı. Ardından bir Ronin çatıya çıkarak komşu evlerdeki insanlara hırsız değil intikam peşindeki savaşçılar olduklarını ve kendilerine zarar vermeyeceklerini açıkladı. Hâlihazırda Kira’dan nefret etmekte olan komşular mutlu oldular ve Roninleri engelleyecek hiçbir şey yapmadılar. Okçular da yerlerine konuşlandıktan sonra Oishi davulu çaldı ve Roninler iki grup hâlinde Kira’nın malikanesine oklar ve kılıçlarla saldırdılar. Oishi tarafından yönetilen ilk grup ön kapıdan; oğlu Chikara tarafından yönetilen ikinci grup arka kapıdan saldırıyordu. Kira’nın on muhafızı, Oishi’nin grubunun eve girmesini engelleyebiliyordu fakat arka kapıdaki Chikara ve grubu girebilmeyi başarmıştı. Paniğe kapılan Kira, karısı ve hizmetçileriyle birlikte verandadaki dolaba saklandı. Muhafızları püskürten Oishi ve grubu, içerideki diğer grupla buluştu ve dışarıdaki kışladan Kira’yı kurtarmaya koşan muhafızlarla kıran kırana savaşmaya başladılar. Bir süre sonra yenileceklerini anlayan muhafızlar, yardım çağırmak için kaçmaya çalışsalar da, bu durumu öngörmüş olan Oishi’nin çatıya konuşlandırdığı okçular tarafından birer birer öldürüldüler. Kapışma bir süre daha devam ettikten sonra, son muhafızlar da bastırıldı. Roninler Kira’nın on altı adamını öldürüp torunu dahil yirmi iki tanesini yaralamışlardı. Fakat Kira sırra kadem basmıştı. Evin altını üstüne getirdiler ama sadece korkmuş kadınlarla çocuklar buldular. Umutsuzluğa kapıldıkları anda, Oishi, Kira’nın yatağını kontrol etti. Hâlâ sıcaktı; Kira fazla uzaklaşmış olamazdı. Yapılan kapsamlı bir arama sonucunda birkaç Ronin, geniş bir duvar parşömeninin arkasında yer alan ve gizli bir bahçeye açılan bir giriş buldular. Bahçede yakacak depolama amaçlı küçük bir bina vardı. Burada iki silahlı muhafıza rastladılar ama kolayca üstelerinden gelip onları öldürdüler. Binayı aradıklarında da saklanmakta olan bir adam buldular. Bir hançerle Roninlere saldırmaya çalışmış olsa da başarısız oldu kolayca etkisiz hâle getirildi. Adam kim olduğunu söylemeyi reddediyordu ama Roninler onun Kira olduğunu varsayarak düdüğü çaldılar ve diğerlerini çağırdılar. Oishi geldiğinde, yakaladıkları adamın Kira olduğunu doğruladı; yüzünde hâlâ Asano’nun saldırısından kalma izleri taşıyordu. Hemen sonra Oishi, Kira’nın önünde diz çöktü ve rütbesine hürmeten saygılı bir şekilde kendilerinin Asano’nun adamları olduğunu, intikam almaya geldiklerini ve onurlu bir Samuraya yakışır şekilde ondan seppuku yapmasını istediklerini söyleyerek Asano’nun kendi seppuku yaptığı hançeri ona uzattı. Fakat Kira şoka girmişti; deli gibi titriyor ve hiçbir şey söyleyemiyordu. Durumu gören Oishi, Roninlere onu sabit tutmalarını emrederek hançerle Kira’nın kafasını gövdesinden ayırdı. Daha sonra attıkları alevli okların sebep olduğu yangını yan evlere sıçramaması için söndürdüler ve Kira’nın kesik başını da yanlarına alarak mekanı terk ettiler. Roninlerden Terasaka Kichiemon‘a da Ako’ya gidip intikamın tamamlandığını haber vermesi emredildi. Gün batımına doğru Kira’nın kafasını, efendilerinin Sengaku-ji Tapınağındaki mezarına götürdüler. Kira’nın evinden tapınağa kadar olan on kilometrelik yol boyunca, intikam öykülerini herkese anlatan Roninler, halktan büyük destek ve hayranlık topladılar. Sengaku-ji tapınağa vardıklarında Terasaka Kichiemon dışındaki 46 Ronin, Kira’nın kafasını bir kuyuda yıkayıp temizlediler ve adamın canını alan hançer ile birlikte Asano’nun mezarına yerleştirdiler. Tapınakta dualar edip kalan tüm paralarını rahibe bağışladıktan sonra Shogunluğa teslim oldular.


Bu olay üzerine Shogunluk bir ikileme düştü. Samuraylar Bushido‘ya uygun ve bağlı davranarak efendilerinin intikamını almışlardı. Ancak bununla birlikte Shogunluğa karşı gelip, yüksek rütbeli bir yetkiliyi öldürmüşlerdi. Halk da Roninler için af dilenmekteydi. Bunun üzerine Shogun, Roninlerin ölmesine karar verdi. Ancak; onları asarak infaz etmek yerine, onların Samurayın onurla kendi canını alması töreni olan seppuku’yu yaparak, onurlarını koruyarak ölmelerine izin verdi. 20 Mart 1703 tarihinde 46 Roninin hepsi seppuku kendilerini öldürerek Sengaku-ji Tapınağına, efendilerinin yanına gömüldüler. 47nci Ronin olan Terasaka, bir süre sonra Edo’ya geri döndü ve Shogun tarafından affedildi. 87 yaşına kadar yaşayan Terasaka, 1747 yılında hayata gözlerini yumdu ve o da efendisi ile DĞER 46 yoldaşının yanına gömüldü. Oishi sokakta sarhoş bir şekilde yatarken yüzüne tüküren satsumalı adam da daha sonra bu mezarlığı ziyaret ederek ondan af dilemiş ve oracıkta seppuku yaparak, Oishi’nin yanına gömülmüştür. 47 Ronin’in baskında giydikleri ev yapımı kıyafetler ve kullandıkları silahlar, davul ve düdük ile birlikte günümüzde hâlâ Sengaku-ji tapınağında korunmaktadır.

47 Ronin ve Lordları Asano'nun kabirleri

Bushido kodlarına uygun kalarak, sabır ve kararlılıkla planladıkları bu intikam ile efendilerinin onurlarını geri kazanmasına katkıda bulunan 47 Ronin’in hikayesi günümüzde halen Japon kültürünün en temel; cesaret, onur, kahramanlık, fedakarlık ve sadakat kavramlarının timsali olarak nesilden nesle aktarılmaktadır. 47 Ronin ve efendileri Asano’nun kabirlerinin bulunduğu Sengaku-ji Tapınağı her yıl tüm dünyadan milyonlarca kişinin ziyaretine uğramaktadır. Özellikle her yıl 14 Aralık tarihinde düzenlenen 47 Ronin’i anma festivali görülmeye değer Japon festivallerinden birisidir. Yukarıda yer alan fotoğraflar Tokyo'da bulunan ve 47 Ronin ile Lordları Lord Asano'nun kabirlerine ev sahipliği yapan Sengaku-ji Tapınağına 2019 yılında gerçekleştirdiğimiz ziyaret sırasında çekilmiş olan fotoğraflardandır.

Kader Cesurlara Yardım Eder…





230 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page