Bu hafta; Aikido Sanatının, Aikido çalışan bir kişi üzerindeki olası olumlu etkileri ve kazanımları hakkında yeniden bir makale kaleme almak istedim. Aslında bu konu; gerek benim tarafımdan, gerekse Türk Aikido Blog yazarı diye tanımlayabileceğim -düzenli olarak Aikido üzerine yazılar ve makaleler kaleme alan- değerli Aikido Eğitmeni arkadaşlarım tarafından ve gerekse de dünya çapındaki pek çok değerli Aikido Sensei’yi ve Shihan’ı tarafından sıklıkla konu edilerek açıklanmaya çalışılan bir konu. Bu konu hakkında çeşitli açıklamalara aslında pek çok Aikido Dojo’sunun ve Aikido okulunun internet sayfalarında da denk gelmemiz mümkün.
Bu kazanımlar konusu, özellikle Aikido’yu yeni yeni araştıran ya da Aikido’ya başlamaya karar vermek üzere olan kişiler için oldukça önemli bir konu. Hele söz konusu Aikido’ya başlayacak kişi bir çocuksa, bu konu veliler için daha da önemli bir hale gelmekte. Tabii ki, her ürün ve hizmet gibi Aikido eğitimi almaya/aldırmaya başlamadan önce de Aikido hakkında detaylı araştırmalar yaparak bilgi sahibi olmaya ve kazanımlarını öğrenmeye çalışmak son derece doğru ve mantıklı bir karar.
Aikido Sanatı’nın olası bazı fayda ve kazanımları kişiden kişiye değişmekle/değişebilmekle birlikte, Aikido’nun genel kazanımları aslında herkes için büyük ölçüde benzerdir. Dolayısıyla bu ya da benzer başlıklar altında denk gelip okuyacağımız pek çok yazı, makale ya da internet sitesi içeriğinin birbirine benzer olacağını da ifade etmek isterim. Peki bunca benzer içeriğe denk gelecek olmaya ve tekrara rağmen ben neden ve yeniden bu başlık altında bir makale kaleme almaya karar verdim…
Web sitemizden düzenli olarak yayınlanmakta olan, “Aikido Bozdoğan Blog” u üzerinden haftalık kaleme aldığım makaleler için elbette ki; bir akış şemam, yayın planım ve düzenim bulunmakta. Ancak bununla birlikte, gelen genel sorulara göre de haftalık makale başlıklarıma karar verebiliyor ve yayın sıralamamı değiştirebiliyorum. Son on, on beş gün içerisinde; gerek değerli velilerimiz ve gerekse de değerli potansiyel veli adaylarımızla yapmış olduğumuz yüz yüze ya da uzaktan görüşmelerimiz esnasında Aikido’nun faydaları ve kazanımları üzerine uzun sohbetler gerçekleştirdik. Tahmin edebileceğiniz üzere; tüm Aikido Eğitmenleri gibi, Aikido’nun kişiye kazandıracakları hakkında konuşmak benimde genel rütinim dahilinde. Az öncede belirttiğim gibi, son on on-on beş günlük görüşme rütinim ışığında ben de bu haftaki makalemi yeniden bu konu üzerine kaleme almaya karar verdim.
Aikido; fiziki bir savunma-saldırı durumundan ya da bunlara karşı koyabilmekten çok daha öte bir kavramdır. Bir Japon Savaş Sanatı olan Aikido; dayandığı geleneksel ve feslefi kavramlar ile kişiye temel olarak fiziki-akli-içsel bir yolculuğun anahtarını sunan bir Sanat, beden-zihin-ruh uyum ve dengesini sağlayan bir kişisel gelişim süreci, yaşam boyu süregelebilecek bir akış ve öğretidir.
Aikido’nun yararlarını ve kazanımlarını sıralarken, bunları genel olarak üç ana ve bir alt başlık altında sıralayabilir ve inceleyebiliriz diye düşünüyorum.
Bunlar;
Fiziksel (bedensel) kazanımlar,
Zihinsel (mental) kazanımlar,
İçsel (ruhsal) kazanımlar,
Diğer (çeşitli) kazanımlar,
olarak sıralanabilir. Bu kazanımlar üzerinde biraz durmak istiyorum.
Fiziksel (bedensel) kazanımlar: Aikido antrenmanlarının başlangıcında yapılan ısınma hareketleri, ders işleyişi içerisinde düzenli tekrarlarla sürdürülen fiziksel Aikido teknik antrenmanları, düşüş tekniklerine dair yapılan fiziksel çalışmalar, Bukiwaza* çalışmaları (*Bukiwaza çalışmaları; Aikido Sanatı’nın silah çalışmalarını ifade eder ve temel olarak Jo; yani tahta sopa, Bokken; yani tahta kılıç ve Tanto; yani tahta bıçak ile yapılan tekli ve eşli antrenman formlarını kapsar.), ders sonlarında yapılan esneme ve soğutma çalışmaları ile düzenli bir fiziksel rütin içerisine giren ve bedenlerini daha yakından keşfetmeye başlayan kişiler zamanla; denge, kuvvet, kondisyon, dayanım, sürat, el-göz-beden koordinasyonu, doğru postür ve duruş, reflekslerin süratlenmesi, esneklik, çeviklik konularında değişim, gelişim ve olumlu kazanımlar elde ederler.
Zihinsel (mental) kazanımlar: Aikido Sanatının kişiye sağlayacağı fiziksel kazanımların yanı sıra; kendine saygı, kişisel ve çevresel farkındalık, algı açıklığı, soğukkanlılık, stres yönetimi, pozitif bakış açısı, analitik düşünme becerisi, odaklanma süresi ve dikkat seviyesinde artış gibi zihinsel kazanımları da söz konusudur. Pek çok Aikidoka (Aikido çalışan kişi), düzenli Aikido çalışmaları sonucunda ulaştıkları-kazandıkları-sahip oldukları mental seviye sayesinde; zorluklar ve sorunlar karşısında daha soğukkanlı kalabildiklerini ve bu sayede bu zor durumlarla daha kolay başa çıkabildiklerini, stresi daha kolay yönetebildiklerini dile getirmektedirler.
İçsel (ruhsal) kazanımlar: Bu kazanımlar pek çok Aikidoka ya da Aikido otoritesi tarafından sıkça; spirütüel kazanımlar olarak ta ifade edilmektedir. Düzenli Aikido çalışmalarının kişiye sağlayacağı içsel kazanımların başında; sakin bir beden-zihin-ruh üçlemesi gelmektedir. Bu sayede; düzenli Aikido antrenmanları ile ulaşılabilecek olan dingin bir seviye, şüphesiz ki kişinin bedensel ve zihinsel kazanımlarını destekleyerek, kişiyi “durgun su” olarak ifade edilen dingin bir ruh haline taşıyacaktır. Dingin bir ruh ise kişiyi; sakin ve doğru düşünebilen, soğukkanlılıkla karar verebilen, tepkilerini kontrol edebilen, stresi yönetebilen, her olası durumla kolay uyumlanabilen bir seviyeye ve moda ulaştırabilecektir.
Diğer (çeşitli) kazanımlar: Bu başlık altında sıralayabileceklerimiz aslında Aikido çalışan bir kişinin olası fiziki-akli-içsel kazanımları dışında kalan tüm kazanımlarından oluşmaktadır. Bunlara örnek verecek olursak; artan odaklanma yetisi sayesinde artan akademik başarı, kişinin kendisi ve çevresiyle barışık-ılımlı-uyumlu olması, etkili iletişim kurabilme becerileri, iyi gözlem yapabilme yetisi, algısal açıklık sıralanabilir.
Aikido Sanatının tüm bu olası kazanımları sayesinde kişi; özgüvenli, soğukkanlı, bedeninin-duygularının-olası tepkilerinin farkında olabilen ve bunların farkına varabilen, her türlü baskı altında dahi sağlıklı ve sakin şekilde düşünüp karar verebilen, kendine ve çevresine saygılı, bedensel-zihinsel-içsel olarak bütünleşip tamamlanmış, stresi yönetebilen, doğru karar verebilen, çözüm odaklı olabilen, sorunları ve problemleri çözebilen, fiziksel olarak gelişmiş, akli olarak dengelenmiş, fiziki rekabet ve mücadeleden uzak durabilen, uyumlu, ılımlı, dengeli bir birey olma yolunda daha hızlı ilerleyebilecektir.
Şüphesiz ki; tüm bu olası fayda ve kazanımları okuduğumuzda etkilenip büyük beklentiler içine girebilir ve kendimizi, çocuğumuzu ya da bir yakınımızı hemen yakınımızdaki bir Aikido okuluna götürüp, mevcut bir Aikido kursuna kayıt ettirmeye çalışabiliriz. Ancak şunu da açıkça ifade etmek isterim ki; Aikido’nun tüm bu olası etki ve kazanımları kesinlikle kısa vadeli sonuçlar değildir. Bu olası faydaları ve kazanımları, o yakınınızda bulunan Aikido Dojo’sundaki mevcut gruba dahil olduğunuzda ya da bizim mevcut bir Dojo’muza kaydolduğunuzda hemen elde edemeyeceksiniz. Bu olası fayda ve kazanımlar; Dojo’dan, o Dojo’nun atmosferinden, o Dojo’da antrenman yapan Aikidoka’lardan, o Dojo’nun Senpai’lerinden ya da Sensei’nden büyük ölçüde bağımsızdır. Bu olası olumlu kazanımlar, her ne kadar mevcut atmosferdeki kazanımlardan olumlu şekilde etkilenebilecek olsa da genel olarak; o kaydı gerçekleştirecek kişiyle ve onun kendi oluşturacağı Aikido yoluna ve yolculuğuna katacaklarıyla alakalıdır.
Ben tüm bu fayda ve kazanımları kendi şahsi Aikido yolculuğum sırası ve süresince teker teker bizzat elde etmiş bir Aikidoka olarak diyebilirim ki Aikido; sihirli bir değnekle dokunulmuşçasına sizi arınmışlığa veya aydınlanmışlığa ulaştırmayacak-ulaştıramayacaktır. Şüphesiz ki; Aikido gerek siz ve gerekse de çevreniz için, zaman içerisinde görünmez bir zırh ve kalkan tesis edecektir. Ancak bu zırhı tesis edebilmek, bu kalkanı inşa edebilmek için sizin; sabırla, süreç içerisindeki tüm zorluklarla yüzleşerek, düzenli bir şekilde Aikido Sanatına emek vererek, tatami’de fiziki olarak varolup içten bir şekilde çalışarak, zorlu antrenmanlarda yerde kalmayı değil her defasında yeniden ve tekrar ayağa kalkmayı seçerek ulaşabileceğiniz bir seviyedir. Dojo’nuz, Dojo kardeşleriniz, Senpai’leriniz ve Sensei’niz her ne kadar bu yolda size yoldaşlık veya önderlik edecek olsalar da; bu kazanımları ancak siz kendi kendinize, kendi Aikido yolculuğunuz süresince zamanla-sabırla-gayretle-istekle-azimle-kararlılıkla-içtenlikle-saygıyla-bağlılıkla-saflıkla-öğrenme arzusu ve isteğiyle oluşturabilirsiniz. Oluşturabileceksiniz de…
Makalemi sonlandırmadan önce tüm Aikidoka’lar ve potansiyel Aikidoka adayları için şunu söyleyebilirim ki; doğru niyet, doğru mesai, doğru algı üçlemesiyle Aikido’dan pek çok olumlu kazanımlar elde etmeniz mümkün olacaktır.
Bol Aikido’lu, bol faydalı, bol kazanımlı ve bol keyifli antrenmanlar yapabilmeniz dileğiyle. Aikido yolculuğunuz uzun olsun…